"Osman Aytekin’in Kaleminden Anadolu’nun Kahraman Evlatları"
Gözden kaçırmayın
.jpeg)
NEVŞEHİRLİ KAHRAMANLAR
Mehmet Ali TALAYHAN
Eğitimci-Yazar Mehmet ALİ TALAYHAN Ho6
"Harp Hikayeleri Nevşehirli Kahramanlar" isimli öykü kitabım üzerine yazdığı makaleyi dikkatlerimize sunuyor, hocama güzel düşünceleri için teşekkür ediyorum.
Osman Aytekin
NEVŞEHIRLI KAHRAMANLAR
Modernus Yayınları, Eylül 2023,
Öykü, 17 Hikâye
Hikâyelerin gerçeğe dayandığında ruhunun, anlamının bambaşka bir derinlik kazandığına inananlardanım. Kurgu yumağından örülmüş, suni tatlılıkta hikâyeler bana hep naylon bir bardakta ılıtılmış su gibi gelir; ne susuzluğumu giderir ne de suyun özüyle buluşturur. Ancak elimde tuttuğum bu kitap, “Nevşehirli Kahramanlar,” öyle değil... Onun sayfaları arasında dolaşırken, adeta yürekten damıtılmış bir suyun serinliğini hissettim. Daha doğrusu, kitabı yazarı Osman Aytekin’den doğrudan temin ettiğim o an, önümdeki dosyayı bitirene kadar ertelemeyi düşündüğüm okumaya hemen başlamak zorunda kaldım. Çünkü bir kere dokunduğunuzda bırakamayacağınız türden bir eserle karşı karşıyaydım. Eleştiri hakkımı sonuna kadar saklı tutarak söyleyebilirim ki, son yıllarda okuduğum en çarpıcı, en canlı hikâye kitabıydı. Konusunun merkezinde kahramanlık vardı; tabi bunun kökü derinlerde, vatan sevgisinde...
Nevşehir, tarih boyunca binbir rüzgârla, sıcağıyla, taşlarıyla ve kaderiyle harmanlanmış kadim topraklarıyla bilinir. Ve bugün o topraklarda yaşayan en kıdemli, en tanınmış kalemlerden biri var: Osman Aytekin. Yazmak onun için sadece kelimelerle örülmüş bir dünya değil; aynı zamanda rengin, çizginin, şeklin de hayat bulduğu bir sanat sahnesidir. Ressamlığı, yazarlığı ve karikatüristliğiyle Anadolu insanının derin ruhunu, sade hayatını, hayallerini ve mücadelelerini bir bütün olarak yansıtır. 1980 öncesinin Devlet, Töre, Genç Arkadaş ve Hasret gibi dergilerinde, ayrıca Hergün ve Bizim Anadolu gibi gazetelerde karikatürleriyle iz bırakmış bir sanatçıdır o. Açtığı sergilerle Anadolu’nun damarlarından akan hayatı resimleriyle anlattığı kadar yazılarında da canlandırır; şiirlerinde ise o toprağın hasretini, sevincini, hüznünü dokunaklı bir melodi gibi işler. Onun eserlerinde bir ruhun yankısını, aynı çizgide birleşen sanatın yansımalarını görmek mümkündür.
Osman Aytekin, eserlerini sadece belli bir yaş grubuna değil, hayatın her evresinde bulunan okuyucuya seslenecek biçimde oluşturmuştur. Fakat özellikle çocuklar ve gençler için yazdığı hikâyelerde büyük bir gaye vardır: Genç zihinleri aydınlatmak, yol göstermek, umut ve cesaret aşılamak. O yüzden onun anlatıları birer ışık, karanlık yollarda birer pusula gibidir.
Nevşehir’in kalbinde, kısır, sert ve kimi zaman çorak yüzüyle yükselen kıraç topraklar vardır. Ama bu topraklarda, dünya çapında hayranlık uyandıran peri bacaları yükselir; rüzgârın, zamanın ve insan emeğinin ince işçiliğiyle şekillenmiş sessiz devler gibi. İlginç vadiler ise, sadece toprak değil, zamanın yankısıdır. O vadilerde eskiden hayatın nabzı atar, insan ve doğa bir solukta yaşardı. Bugün ise turistik işletmelerin artması, bu eşsiz coğrafyanın insanları kendine çekmesini sağlarken, Aytekin köklerinden kopmamanın önemine vurgu yapar. Ona göre, bir toplumun kimliği, geçmişin hatıralarına sahip çıkmasıyla örülür. Bıkmadan, usanmadan, hatta kilosunun ağırlığına rağmen, en sade dille yazmaya devam eder. Çünkü o yazmakla, vatanına hizmet eder.
“Elimde şu an ‘Nevşehirli Kahramanlar’ adlı gerçek yaşamdan süzülen hikâyeler var.” Kitap, 17 kahramanlık öyküsüyle 160 sayfalık bir dünyaya açıyor kapılarını. İlk dokunuşta düşündüm ki “Bir iki günde biter bu.” Ama okumaya başladığımda her sayfa beni daha derine çekti. Önümde başka bir dosya olduğu halde bırakamadım. Uzun zamandır böylesine etkileyici, gerçek kahramanlık hikâyeleri anlatan bir kitap okumamıştım.
Osman Aytekin’in genç kuşaklara armağan edeceği daha nice eserler olacağına içtenlikle inanıyorum. Çünkü onun kalemi, yalnızca geçmişin değil, geleceğin de ışığını taşır.
Ve şimdi diyorum ki: Bu kitabın, öncelikle Nevşehir’in bütün hikâyelerini, kahramanlık destanlarını bir araya getirmek gibi bir misyonu var. Çünkü coğrafya ve vatan sevgisi ancak kahramanlarla anlam kazanır. Kahramanlar olmadan milletler yoktur; tarih yalnızca taşlar üzerinde değil, yüreklerde yazılır.
Yorumlar
Yorum Yap